top of page

Kötülüğe Geçit Yok !

| Bu yazı, 14 Şubat 2023 Salı günü Yeni Şafak gazetesinde yayınlanmıştır |


Kadim insanlık tarihi, depremlerin neden olduğu yüzlerce yıkıma/yok oluşa şahit olmuştur. Mesela Güney Amerika’nın en eski uygarlığı olan Caral Uygarlığının, bundan 3600 sene önce deprem nedeniyle yok olduğu tahmin ediliyor. Unesco Dünya Kültürel Mirası Listesi’nde yer alan Hierapolis Antik Kenti’nin de depremler nedeniyle yok olduğu biliniyor. Perre, Laodikya, Rhodiapolis, Tripolis ve Sardes Antik Kentlerinde yıkıcı depremlerin izlerine rastlandı. Çağlara meydan okuyan sağlamlığına rağmen Ayasofya’nın kubbesinin M.S. 558, 989 ve 1509 depremleriyle üç kere çöktüğü tarihi vesikalarla sabit. Bunun gibi, depremlerin neden olduğu yüzlerce vaka mevcut.


Projeksiyonumuzu ülkemizin yakın deprem tarihine çevirecek olursak şu verilerle karşılaşıyoruz; 20. yüzyılın başından itibaren ülkemizde 7 ve üzeri büyüklükte ölçümü gerçekleştirilen toplam 20 deprem yaşanmıştır. Bu depremler neticesinde 80 binin üzerinde insanımız hayatını kaybetmiş, on binlerce ev, işyeri ve işletme yıkılmıştır. Bu depremler ülkemizi ve insanımızı hem madden hem de manen oldukça yıpratmıştır. 1999 senesinde meydana gelen Gölcük ve Düzce depremlerinin yaralarını henüz sarmışken 2011 senesinde meydana gelen Van depremi, 2020 senesinde meydana gelen Elazığ ve İzmir depremleri ve son olarak 6 Şubat 2023’te, aynı gün içinde meydana gelen Kahramanmaraş ve Gaziantep depremleri ile ülkemiz ve milletimiz ağır yaralar almıştır. Bununla birlikte en zor şartlarda bile birlik olmayı başarabilen milletimiz, el birliği ile bu zorlukların üstesinden gelebilmiştir, gelecektir.


Alicenap Bir Millet


Yeryüzünde, zor zamanlarda kenetlenmeyi başarabilen az sayıda millet mevcuttur. Milletimiz, fedakarane bir şekilde malını, canını, konforunu, gıdasını, eşyasını paylaşma erdemine sahip bir millettir. 783.562 kilometrekarelik vatan toprağının bir ucunda yaşanan deprem hadisesinin acısını ülkenin diğer ucundan hissedebilen, çok hızlı bir şekilde yardım kampanyaları başlatabilen, bu kampanyaları desteklemek için sahip olduğu bütün imkanları seferber edebilen kaç tane millet gösterebilirsiniz? Kadınıyla-erkeğiyle, genciyle-yaşlısıyla-çocuğuyla hep bir elden evdeki yorganını, battaniyesini, montunu, ayakkabısını, gıdasını paylaşmak adına kolileyip en yakın yardım toplama kuruluşuna teslim eden kaç tane toplum vardır?


Kızılay’ın kan bağışı çağrısı üzerine kan toplama merkezlerinde günlerce oluşan gönüllü bağışçı kuyruğunu dünyanın kaç bölgesinde görebilirsiniz? Yardım için paylaşılan banka hesaplarının aynı gün içinde milyarlarca liralık nakit akışına sahne olduğu kaç ülke vardır yeryüzünde? İşte bütün bunlar, Anadolu insanının üst düzey insani meziyetleridir.


Kötülüğün Kendisi Olanlar


Toplumun ekseriyeti iyi işlere imza atsa bile, her zaman, maalesef vicdanları rahatsız eden az bir azgın azınlığın faaliyetlerine şahit olmak da mümkündür. Gölcük depreminde enkaz altında kalan vatandaşın kolundaki bileziklerin çalındığı haberleri zihinlerimizde tazedir. Van depreminde depremzedelere gönderilen çadırların PKK’ya gönderilmek üzere alıkonulduğu menfur hadiseler zihinlerimizde tazedir. Fırsatçılık yapıp fiyatları fahiş artıranlar, insanların acılarını istismar edenler, acıyı siyaset malzemesi olarak kullanmaktan çekinmeyenler, kurtarılmayı bekleyen insanları arayarak telefonda dalga geçecek kadar kötülüğün kendisi olmayı başarabilenler ne yazık ki zihinlerimizde yer işgal etmekte. Ancak bu münferit hadiselerin, diğer yandaki topyekûn iyilik mücadelesini gölgede bırakmasına müsaade etmemek gerekir. İnsan, yapısı gereği olumsuz hadiselere odaklanmaya daha meyilli olduğundan, iyilikleri göremeyecek olursa kendisini bu konuda ikaz edecek bir otokontrol mekanizması geliştirmelidir.


Toplumsal Hassasiyetleri Kaşımaya Kalktılar


Sosyal medya insanların bilgi-alışverişi yaptığı, sosyalleştiği ve ilgi alanlarına uygun sayfaları takip ettiği faydalı sanal mecralar olmakla birlikte, yanlış bilgilerin hızla yayıldığı ve bu yanlışların kitleler tarafından doğruymuş gibi kabul edildiği tehlikeli bir yanı da olan platformlardır. Yapılan paylaşımlar toplumsal hassasiyetleri kaşıdığı takdirde insanları kutuplaşmaya, çatışmaya ve hatta iç karışıklığa sevk edebilir. Bu yanıyla sosyal medya paylaşımlarının iyi bir süzgeçten geçirilerek teyit edilmesi gerekir. Nitekim bu amaca hizmet etmesi adına bir Sosyal Medya Yasası da çıkarılmıştır. 6 Şubat 2023 Kahramanmaraş ve Gaziantep depremlerinin ardından sosyal medya platformlarında çeşitli dezenformasyonların yayıldığına şahit olduk. Örneklendirecek olursak;


Deprem sonrası Adana Havalimanı’nın uçuşlara kapatıldığı iddiası yanlıştı fakat çok sayıda takipçi tarafından bu bilgi sosyal medyada servis edildi. Samsun Valiliği, Samsun’da 1 saat içinde deprem beklendiğine dair yayılan bilginin asılsız olduğunu resmi Twitter hesabından duyurdu. Depremde Malatya Kızılay Bölge Kan Merkezi’nin tamamen yıkıldığı bilgisi sosyal medyada yayıldı fakat bu bilgi daha sonra yanlışlandı.


Afet bölgesinde yer alan AFAD il müdürlüklerinin irtibat numaralarına ilişkin dezenformatif içeriklerin yayıldığının tespit edildiği, İletişim Başkanlığı’nın resmi Twitter hesabından duyuruldu. Deprem bölgelerinde arama kurtarma faaliyetlerinin gerçekleştirilmediği bilgileri eksikti, çünkü tüm arama kurtarma ekipleri sahadaydı, sıralı bir şekilde çalışıyorlardı. “Maraş’ta fay hattı kopmuş, 17:00-19:00 arasında 8.5 büyüklüğünde deprem bekleniyor” paylaşımlarının da hakikati yansıtmadığı resmi makamlar tarafından duyuruldu. Battaniye fiyatlarının 100 liradan 250 liraya yükseldiği iddiası, battaniye diyarı Uşak’ın Belediye Başkanı Mehmet Çakın tarafından bizzat yanlışlandı.


Bu tür şuursuz sosyal medya paylaşımlarının toplumu korku ve paniğe sevk edeceği açıktır. Afetzedelerin canıyla, malıyla ve sevdikleriyle imtihan edildikleri böylesi kara günlerde yapılan dezenformasyonlara karşı uyanık olmak gerekir. Doğru bilgi için resmi makamların açıklamalarını ve paylaşımlarını takip etmek en doğru yoldur. Sağduyu önemli ve kıymetlidir. Özellikle de toplumsal bütünleşmenin elzem olduğu böyle zamanlarda…


6 Şubat 2023 depremlerinde hayatlarını kaybeden vatandaşlarımıza ve bütün depremlerde yaşamını yitiren insanımıza Allah’tan rahmet diliyor, geride bıraktıkları acılı ailelerine sabırlar niyaz ediyoruz. Allah, ülkemizi ve milletimizi doğal afetlerden, harici ve dahili düşmanlardan, kazadan, beladan, musibetten emin ve muhafaza eylesin…




 
 
 

Comments


Sitenin bütün özellikleri sadece bilgisayar ortamında çalışmaktadır

Tablet veya telefon modu bazı özelliklerin çalışması için uygun değildir

  • Twitter
  • Twitter

© 2018'den itibaren...

bottom of page